Asla Yememeniz Gereken 6 Yiyecek
Günlük hayatınızda son derece yaygın olarak tükettiğiniz bazı yiyecekler aslında hiç de sağlıklı değil! Sık sık karşınıza çıkan ama asla yememeniz gereken 7 yiyeceği sizin için sıraladık.
1. Metal Konservede Domates
Domatesin yüksek asidik karakteri, toksik bir kimyasal olan BPA‘nın yiyeceğe sızmasına neden olur. Bu tehlikeli kimyasaldan kaçınmak için, metal konservede satılan gıdalardan tamamen uzak durup taze meyve sebzeleri tercih etmelisiniz. Eğer konserve yapmak istiyorsanız metal yerine cam kavanozları kullanmak daha doğru olacaktır.
2. İşlenmiş Etler
Salam, sosis, sucuk gibi işlem gören şarküteri etleri sodyum nitrit (renk ve lezzet katan bir koruyucu madde) gibi kimyasallarla doludur. Nitritler vücudunuzda, kanserojen bir madde olan nitrozaminlere dönüşebilirler. Araştırmalar nitritin, bazı kanser türleriyle ilişkili olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, işlenmiş şarküteri etleri yerine organik beslenmiş taze etleri ve deniz balıklarını tercih etmeniz daha doğru olacaktır.
3. Margarin ve Bazı Bitkisel Yağlar
Margarin, sıvı bitkisel yağların katı hale getirildiği hidrojenleme işlemi ile oluşur. Margarin, serbest radikaller, koruyucu maddeler ve endüstriyel kimyasallar içerdiği için; kalp rahatsızlığına, kansere, kemik sorunlarına, hormonal dengesizliklere, kısırlığa, deri hastalıklarına ve çocuklarda gelişimsel sorunlara neden olur. Doğru olan, margarin yerine tereyağ kullanmaktır.
Ayrıca mısır, soya, ayçiçek yağı gibi bazı bitkisel yağlar da sağlık için iyi değildir. Bu yağlar yüksek oranda omega-6 içerdiği için vücuttaki omega-3 omega-6 oranını bozarlar. Bunların yerine zeytinyağı ve hindistan cevizi yağı kullanmak daha sağlıklıdır.
4. Organik Olmayan Patatesler
Patates gibi kök sebzeler, toprakta bulunan kimyasal tarım ilaçlarını emdikleri için yüksek oranda pestisit içerebilirler. Patatese ek olarak kereviz, elma, çeri domates, salatalık, biber, kabak gibi bazı sebzeler de pestisit açısından risklidir, bunları kendiniz yetiştirmeniz ya da güvendiğiniz bir yerden almanız daha sağlıklı olacaktır.
5. Sofra Tuzu
Tuz hayat için önemlidir ama “sofra tuzu” vücudunuzun gerçekte ihtiyaç duyduğu bir tuz değildir. Aslında, sofra tuzu ile doğal tuzun hiçbir ortak noktası yoktur. Biri sağlığınızı bozarken, diğeri iyileştirir. İşlenmiş tuz yüzde 98 sodyum klorür ve yüzde 2 nem emici insan yapımı kimyasallar içerir. Doğal tuz ise yaklaşık yüzde 84 sodyum klorür ve yüzde 16 doğal tuz, silikon, fosfor ve vanadyum gibi doğal mineraller içerir. Softa tuzu yerine arıtılmamış saf kaya tuzu ya da deniz tuzu kullanın.
6. Suni Tatlandırıcılar
Bir suni tatlandırıcı olan Aspartam, esas olarak aspartik asit ve fenilalaninden oluşur. Bir metil ester olarak adlandırılan bu fenilalanin, çok zayıf bir bağ olduğu için üzerindeki metil grubunun kolayca ayrışmasına ve metanol oluşmasına neden olur. Aspartamla oluşan metanol, beyin ve kemik iliği gibi vücudunuzdaki hassas dokulara taşınır. Ayrıca Aspartam gibi suni tatlandırıcılar iştahınızı arttırır, yağ depolanmasını ve kilo alımını tetikler.
Kaynak: link
Şunlara da bir göz atın:
Sağlıklı Yaşamak İçin Hayatımıza Sokmamız Gereken 12 Alışkanlık